Gezi Parkının Eskiden İstanbul'un İlk Stadı Olduğunu Biliyor Muydunuz?
1900'lerin başında özellikle Moda civarında oturan İngiliz ve Rum gençlerin aralarında yaptıkları maçlara sahne olurmuş.

İstanbul'un ilk stadı bugün Taksim Gezi Parkı'nın bulunduğu sahada yer alan Taksim Kışlası'ydı. I. Topçu Alayı Kışlası olarak inşa edilen binanın iç avlusu stat olarak kullanılmıştır. Mütareke yıllarında Fransız işgal kuvvetlerine mensup Senegalli askerlerin barındırdığı bina, daha sonra Makmahon Kışlası adını almıştı. Onların ayrılmasıyla boşalan kışlanın avlusunda, bir süre Beyaz Ruslar at yarışları tertip etmişlerdi.
1921 yılında Çelebizade Said Tevfik Bey (Said Çelebi) büyük sayılabilecek bir bütçeyle Taksim Kışlası'nın avlusunu kocaman bir stadyum haline getirmiştir. Fakat bazı Türk kulüplerinin idarecilerinin Said Bey'e karşı boykota girişmesi üzerine, uzun zaman stadyum kiraya verilememiştir. Said Tevfik Bey, stadyumu 'Bork' adında bir Maltalıya devretmiştir.
Stadyum, İstanbul'un kurtuluşundan sonra Menazırzade Abdülaziz Bey adında bir manifaturacıya devredilmişti. Bundan sonra Taksim Stadyumu adıyla 18 yıl İstanbul sporuna hizmet etmiştir.

Türk Milli Futbol Takımı ilk maçını Romanya'ya karşı bu stadyumda oynamıştır. İlk milli güreş karşılaşması, ilk milli atletizm karşılaşması, ilk milli bisiklet karşılaşması ve ilk milli binicilik müsabakası hep burada yapılmıştır. 1939'da, vali ve belediye başkanı Lütfi Kırdar tarafından başlatılan Taksim meydanının düzenlenmesi çalışmasında bu kışla yıktırılıp yeri, 'İnönü Gezisi' olarak tanzim edilmiştir. Taksim Stadyumu ana caddeye bakan kısmında iki ahşap tribünü ve ortasında şeref balkonu; Harbiye ve Taksim yönlerindeki kale arkaları ve Mete Caddesi'ne bakan bölümündeki açık kısmıyla yaklaşık sekiz bin kişi alabiliyordu . İstanbul'un futbol sahası olarak inşa edilmiş ilk nizami stadyumu da Papazın Çayırı olarak bilinen yerdir. Kadıköy Kurbağalıdere'nin Kalamış Körfezi'ne döküldüğü yerin doğusu olan bu bölgenin eski adı Silahdarağa idi.