Doğanın Acımasız Yüzleri Yok Olan Türler
Her ölüm aslında bir geri dönüşümdür. Ölen canlıların bedeni çürür ve parçalanır. Bu sırada karbon, oksijen, fosfor gibi atomlar, ölü bedeni işgal eden mikroorganizmalar, böcekler ve bitkiler tarafından kullanılır. Daha sonra bu canlılar da öldüğünde aynı atomlar farklı canlılara geçer.

Bir canlı türünün yok olması, artık o türe ait yaşayan birey kalmadığı anlamına gelir. Günümüzde 10 milyondan fazla türün yaşıyor olması büyük bir çeşitlilik gibi görünse de tükenmiş olanlarla kıyaslandığında bu sayı çok küçük kalır. Dünya'da yaşamın ortaya çıktığı 3,8 milyar yıl öncesinden günümüze kadar 5 milyarı aşkın türün yaşadığı tahmin edilmektedir. Gezegenin hemen her yerinde bulunan fosiller, kömürleşmiş ağaçlar, taşlaşmış dinozor kemikleri veya zift yataklarında bulunan kalıntılar, pek çok türün günümüze ulaşamadığını göstermektedir. Bugün gördüğümüz canlılar -tıpkı bir buzdağının tepesi gibi- gezegenimizin ev sahipliği yaptığı canlılığın çok küçük bir kısmı, sadece yüzde 0,011 kadardır.
Canlılar neden yok olur
Canlıların yaşama devam edebilmek için ihtiyaç duyduğu besin miktarı, sıcaklık ve su oranı gibi koşullar aksadığında toplu ölüm, meydana gelir. Bazen iklim değişiklikleri gibi uzun süreçler, bazen de göktaş: çarpması gibi ani olaylar bu aksamalara neden olur. Canlıların üç doğal nedenle yok olduğu veya farklı bir türe dönüştüğü düşünülmektedir:
1. Kısıtlı Yaşam Ortamı ve Uzmanlaşma
Canlıların sinirli bir alanda yaşaması risklidir. Yaşam alanında meydana gelebilecek kuraklık, deprem veya volkanizma gibi olaylar, türü yok edebilir. Örneğin şeytan deliği balığı (cyprinodon diabolis), sadece Amerika Birleşik Devletleri'nin Nevada eyaletinde, küçük bir yeraltı mağara sisteminde yaşar.