Hristiyanlığın İlk Anıtı
Hristiyanlar, çemberlitaş’ın önünden geçerken istavroz çıkarırdı.

Miladi 330 yılında Büyük Roma'nın başkentini İstanbul'a taşıyan İmparator I. Constantinus yeniden imar ettirdiği bu şehirde, Büyük Roma İmparatorluğu ve dünya tarihi içerisinde çok büyük değişikliklere sebep olacak ilkleri de gerçekleştirmiştir Yeniden imar ettiği İstanbul'da kendi adına bir meydan (Constantinus Forumu) yaptırmıştır. Bu meydanın ortasına bir anıt inşa ettirmiştir. Gövdesi, imparatorlara mahsus renk olan erguvan rengindeki porfir taşından yapılmış anıtın, tepesine tanrı Apollon Helios suretinde kendi heykelini diktirmiştir. Kendi Constantinus'un adına diktirdiği bu heykel, Roma'nın çok tanrılı inancının bir simgesi haç olan bir küre, sağ elindeyse niteliğindedir. Heykelin sol elinde bir mızrak bulunuyordu.
Bu heykel, İmparator Constantinus'un İstanbul'u Büyük Roma'nın başkenti yaptıktan sonra diktirdiği ilk anıt olduğu gibi (aslında Pagan döneme ait bir heykel), dünya Hıristiyanlığının da ilk anıtıdır. Geç tarihlerde konulmuş olduğu ileri sürülen kitabesinde , " Isa , sen ki dünyanın yaratıcısı ve sahibisin , senin olan bu şehre onunla birlikte Roma'nın asasını ve gücünü de sun dum . Onu bütün saldırılardan koru ve tehlikelerden kurtar." ifadesine yer verilmiştir.

Çemberlitaş'la ilgili önemli bir bilgi de şudur İmparator Constantinus'un annesi İmparatorice Helena, Kudüs'ü ziyaretinde İsa'nın işkence gördüğü çarmıhın kalıntılarını bularak büyük bir törenle İstanbul'a getirilmiştir. Constantinus da bu değerli hatırayı sonraki yıllarda zarar görmemesi için Çemberlitaş'ın altına yaptırdığı özel bir bölmeye gömdürmüştür.
Osmanlı kaynaklarında, Hezarfen Hüseyin Çelebi'nin Tenkihü't - Tevarih (Tarih - i Devlet - i Rumiye adlı eserinde bu haç ve Çemberlitaş'tan bahsedilmektedir. Hristiyan kaynaklarda da Aziz Ambrios ve Severios İstanbul'a getirilen bu haçla ilgili bilgiler verir. 19. yüzyılda İstanbul'da bir süre kalmış olan Miss Pardoe de Istanbul hatıralarını aktardığı eserinde , " Şehir sakini Hristiyanların Çemberlitaş'ın önünden geçerken durup istavroz çıkarmalarının sebebi , burada Hz . İsa'nın gerildiği haçtan parçaların gömülü olmasındandır." diye ifade edip; dikilitaşın altında bulunan dehlizlerden de bahsetmektedir. İmparator I. Manuel Komnenos da saltanat yıllarında ( 1143-1180 ) onarttığı anıtın tepesine tunçtan bir haç koydurmuştur. Bu nedenle Constantinus Anıtı , Bizans'ın son döneminde , " Haçlı Anıt " olarak tanınıyordu. Evliya Çelebi de sütunu İstanbul'un tılsımlarından biri olarak tarif eder.